Geceleri kafamızı kaldırıp gökyüzüne baktığımızda aslında ışıkların ne kadar geçmişten geldiğini aklınız hayaliniz almayacak.
Gökyüzü aslında devasa bir ayna gibi. Yukarıya baktığımızda sadece yıldızları değil milyarlarca yıl öncesini izliyoruz.
Bakalım kaç ışık yılına bakıyoruz?
Işık hızı ve evrendeki mesafelerle olayın biraz detayına inelim.
Işık hızı, saniyede yaklaşık 300 bin kilometreyi ifade ediyor. Tabii ki muhteşem bir rakam karşımızda olsa da bu, evrenin büyüklüğü söz konusu olunca biraz mütevazı kalıyor.
Örneğin Güneş’ten Dünya’ya gelen ışık, yaklaşık 8 dakikada yolculuk ediyor. Yani aslında Güneş’i izlerken onun 8 dakika önceki hâlini görüyoruz.
Bu yalnızca Güneş için de geçerli değil. Uzak yıldızlar, galaksiler ve hatta gökyüzünün derinliklerindeki tüm cisimler için aynı şeyi söyleyebiliriz.
Gökyüzünde gördüğümüz yıldızların birçoğu, Dünya’dan oldukça uzakta.
Bir ışık yılının, 1 yılda katettiği mesafe yaklaşık 9,5 trilyon km. Sirius’u ele alalım. Bizden yaklaşık 8,6 ışık yılı uzaklıkta. Yani onun da aslında 8,6 ışık yılı önceki hâlini görüyoruz.
Daha etkileyicisi de var. O da Andromeda Galaksisi. O da bizden 2,5 milyon ışık yılı ötede.
HD1 galaksisinden de bahsetmeden olmaz.
İnsanların bugüne kadar gördüğü en uzak nesne, yaklaşık 13,3 milyar ışık yılı uzaklıkta. Onun Büyük Patlama’dan kısa bir süre sonra kimyasal elementlerin neredeyse daha hiç olmadığı bir zamandan oluştuğu tahmin ediliyor. Bu da onu evrenin çok erken dönemlerinde var olduğu hâliyle gözlemliyoruz demek.
Ancak HD1 için baktığımızda gördüğümüz diyemeyiz çünkü uzay teleskobu ile tespit edildi. Ama hazır konusu açılmışken, bilgi bilgidir.
Astronomide bu konsepte “kozmik zaman makinesi” deniyor.
Aslında her gök cismi, uzaklığa bağlı olarak evrenin farklı bir zaman dilimini temsil ediyor. Hubble Uzay Teleskobu gibi araçlarla da yapılan gözlemler sayesinde evrenin milyarlarca yıl önceki hâline ulaşabiliyoruz.
Evrenin oluşumunun hemen sonrasına tanıklık etmek anlamına gelen bu gözlemlerle aslında birçok şeyin izini de görüyor ve uzay konusundaki bilgilerimize yenilerini ekliyoruz.
Peki ya yıldızların bazıları ölmüşse?
Belki de gökyüzünde gördüğümüz o parlak yıldızların bazıları çoktan bir süpernova patlamasıyla yok oldu ve biz hâlâ onun geçmişteki ışığını görüyoruz.
Bir daha gökyüzüne baktığınızda evrenin tarih kitabını okuyormuş hissine artık bu bilgiler ışığında kapılabilirsiniz.
Kaynaklar: Science ABC, BBC Sky at Night Magazine, The Conversation, Union University, Space