Yerken mutlu olduğumuz tatlı atıştırmalıklardan bisküvilerin genellikle tadı bizi ilgilendiriyor ve şekillerini pek de umursamıyoruz. Aklınıza sevdiğiniz bir tane bisküvi getirin ve üzerindeki deliklere odaklanın. Şimdi onların sebebini açıklıyoruz.
Hele ki deliklerden içerisindeki dolgu da çıktı mı yemesi daha zevkli olabiliyor ama konumuz şimdilik bu değil.
Küçük deliklerin sadece görsel bir detay olmadığını, bisküvinin tadını ve dokusunu nasıl etkilediğini öğrenince bisküviye olan bakış açınız bile değişecek.
Minik ama kritik deliklerin pişirme sürecinde önemli bir rolü var.
Bisküviler fırına girdiğinde içindeki hamur da kabarmaya başlıyor. Hamurun içerisindeki havanın dışarı çıkmaması durumunda ise homojen pişmiyor ve o dış kabuğunda istenilen çıtırlık da olmuyor.
Bu kısımda ise devreye delikler giriyor. Açılan deliklerden hamurun içindeki fazla hava ve buhar dışarı çıkarak bisküvinin düzgün şekilde pişirilmesi sağlanıyor.
Eşit ve düzgün pişmesinin yanı sıra delikler sayesinde bisküvinin dağılması da önleniyor. Aksi takdirde içinde kalan hava genişleyip çatlayacaktı ve bisküvinin şekli de bozulacaktı.
Kim hem düzgün pişmemiş hem de kırık bir bisküvi yemek ister ki?
Çıtır çıtır en lezzetlisi
Gerek krakerlerde gerekse de bisküvilerde çıtırlık da önemli bir detay. Pişirme koşulları sağlanınca dışı da istenilen kıtırlığa ulaşıyor.
Deliklere baktığınızda oldukça nizami olduğunu da görüyorsunuz değil mi? Bunun sebebi ise fazla kurumasını engellemek. Deliklerin miktarı da bisküvinin türüne göre ayarlanıyor. İnce ve kıtır bisküvilere baktığınızda daha fazla delik varken kalın bisküvilerde delik sayısı daha az.
İlk baktığımızda estetik amaçlı sansak da gördüğünüz gibi her detayın bir amacı var.
O zaman afiyet olsun : )